Oyun Değiştiren Alışkanlık
Size, ‘oyun değiştiren’ bir alışkanlıktan söz etmek istiyorum.
Genellikle göz ardı edilen,
çok basit, kolay ama çok güçlü bir alışkanlık...
Bir kere hayatınızın ayrılmaz bir parçası haline getirdiğiniz zaman artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Hayatınız ‘kıvam’ ve ‘derinlik’ kazanacak;
hayata ve insana dair perspektifiniz değişecek;
her şey yerli yerine oturacaktır.
Bu alışkanlık,
koşullar ne olursa olsun
şükredebilmektir.
Sevgili dostum,
Bu, şükür/teşekkür meselesini hayatının ayrılmaz/sarsılmaz/sorgulanamaz bir parçası haline getirmelisin.
Hiçbir klişe bu kadar gerçek olmamıştır.
Hayatını bir öfke/isyan/pişmanlık sarmalında yıpranarak/kırılarak/üzülerek geçirmiş olabilirsin.
Önemi yok.
Hemen şu an nelere sahip olduğunu idrak et.
Emin ol, saymakla bitiremeyeceksin. Liste uzayıp gidecek.
Herşeye ve herkese teşekkür et.
Sana sıkıntı veren kişi ve durumlara dahi. Hatta özellikle onlara.
Ne çok şeye şükretmen, ne çok kişiye teşekkür etmen gerektiğini fark edince çok şaşıracaksın.
Başlangıçta zor olacaktır. Ama her zorluk gibi bunun da ilacı pratik, pratik, pratik.
Yaptıkça kolaylaşacak, kolaylaştıkça daha çok yapmak isteyeceksin.
Bunun, hayatında nasıl bir dinginliğe;
ne beklenmedik güzelliklere kapı araladığını görecek ve daha fazla şükredeceksin.
Ama daha da önemlisi…
Hayatındaki olumsuzlukları da bir öğrenme ve gelişme fırsatı olarak gör.
Ve yine şükret.
Mesela…
* Sevdiğin biri seni üzecek bir şey yaptığında, şükret. Sevdiklerini kaybeden milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* İşinle ilgili bir sıkıntı yaşadığında, şükret. Herhangi bir işe sahip olmayan milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* Bir trajedi yaşadığında ya da hastalandığında, şükret. Ömür kotası dolan milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* Sevdiğin birini kaybettiğinde, şükret. Hayatı boyunca hiç sevmeyen, sevilmeyen milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* Çıktığın yolculuk ya da tatilde olumsuz bir durum yaşadığında, şükret. Yaşadığı mahalleden dışarı adımını atamayan milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* Hava çok sıcak ya da çok soğuk olduğunda, şükret. Bir hastane odasında ya da hapishane hücresinde güneşi, yağmuru görmeden ömrü geçen milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* Sabahları uykunu alamadan yollara düşmek zorunda kaldığında, şükret. Uykusundan uyanamayan milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* Hayatının diğer yarısı seni üzdüğünde, şükret. Yalnız yaşayıp, yalnız ölen milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* Annen ya da baban seni azarladığında, şükret. Ana kucağı, baba ocağı görmeden göçüp giden milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* Yavruların seni canından bezdirdiğinde, şükret. Evlat özlemi, evlat acısı çeken milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
* Günün çok kötü geçtiğinde, şükret. Gün bitmeden, ömür sermayesi biten milyonlarca kişiden daha iyi durumdasın.
Yorumlar
Yorum Yaz