Haftaya Roket gibi Başlayın! 5-4-3-2-1...
5-4-3-2-1 (Haftalık Bülten)
Sadece 10 dakikanızı ayırarak, haftaya roket gibi bir başlangıç yapabilirsiniz.
5 fikir - 4 soru - 3 öneri - 2 alıntı - 1 kavram
5 FİKİR
I.
Majör kıyaslamalar insanı mutsuz eder; minör kıyaslamalar ise geliştirir.
Kendinizi başkalarıyla kıyaslayacaksanız;
-
fiziksel özellikler
-
kalıtsal, genetik farklılıklar
-
evlilik
-
kariyer
-
zenginlik
gibi majör kriterler yerine,
-
tasarruf ve yatırım yöntemleri
-
iş yapma biçimi
-
sabah rutinleri
-
beslenme düzeni
-
egzersiz alışkanlığı
-
iş arkadaşlarıyla iletişimi
gibi minör kriterler üzerinden kıyaslayın.
İlki sizi mutsuz ederken; ikincisi geliştirecektir.
II.
Alışkanlıklarınızla değerleriniz arasında bir fark varsa, eninde sonunda alışkanlıklarınız kazanacaktır.
III.
Karaktere, üsluba sinmiş sahici bir ‘nezaket’ kadar,
insanın standardını yükselten çok az şey vardır.
IV.
Hedef değil; sistem odaklı yaşayın.
Hedef odaklı yaşamanın yan etkisi, mutluluğu tek bir sonuca endekslemektir.
Sayısız varyasyonu olan mutluluğu, dar bir konjontüre koşullamak kadar insanı mutsuz eden çok az şey vardır.
İyi bir sisteminiz varsa; birden fazla sonuç üretebilirsiniz.
V.
Uzun vadede eylemsizliğin psikolojik yükü,
yanlış eylemden, çok daha ağırdır.
Paralel evren senaryoları yazar durursun.
Pişmanlıklarını, ukdelerini besler, büyütürsün.
Yanlış eylemin bedeli ölçülebilir ve telafi edilebilir iken;
eylemsizliğin alternatif maliyeti sonsuzdur.
Neler kaçırdığını asla bilemezsin.
4 SORU
I.
Her ‘evet’ hayatınızın bir kısmıyla rulet oynamaktır.
Evet’in alternatif maliyeti binlerce hayır’dır.
Çünkü ‘evet’ dediğinizde sayısız seçeneğe ‘hayır’ demiş oluyorsunuz.
Bugüne kadar ağzından çıkan ‘evet’ler sana nelere mal oldu? Neler kazandırdı?
II.
Ürettiklerini dolaşıma sokmak, sosyal etkileşime açık olmak, rekabete maruz kalmak,
kısaca, sahneye çıkmak…
Seni daha iyi olmaya zorlayacaktır.
Çünkü geri bildirimler, ilerlemenin katalizörüdür.
Bu hafta, insanlarla paylaşabileceğin bir proje; piyasaya sürebileceğin bir ürün; dolaşıma sokabileceğin bir fikir geliştirebilir misin?
III.
Bugünlerde seni heyecanlandıran, üzerinde çalıştığın en önemli fikir ya da proje nedir?
Şimdi filmi 1 sene sonrasına sar.
Başarısız olduğunu görüyorsun.
Sence, neden başarısız oldun? Neyi farklı yapabilirdin?
IV.
Zamanın çarpan etkisi vardır. ne verirseniz katlayarak iade eder.
Tamamen senin kontrolünde olan; hemen şimdi yapabileceğin; her gün kolaylıkla tekrar edebileceğin ve 10 sene içinde sana çok büyük kazançlar sağlayacak en küçük şey nedir?
3 ÖNERİ
I.
Kendine dair yerleşik inançlarını sadece 1 hafta için rafa kaldırmaya ne dersin?
Yıllardır dilimize pelesenk olmuş; kendimizi de çevremizdekileri de inandırdığımız o ürkütücü deli gömleklerinden söz ediyorum:
Bazıları çok sinsidir, masum ve normal görünürler.
* Ben sabah insanı değilim!
* Matematikten hiç anlamam.
* Gezmek, yeni yerler görmek filan hiç bana göre değil; bana bir balkon, bir sandalye, bir bardak da çay ver, dünyanın en mutlu insanı olurum.
Bazıları ise çok tehlikelidir.
* Benden hiç bir halt olmaz!
* Sürünüyoruz işte, bu hayatta bize düşen de bu.
* Zengin olma şansım yok benim abi, ne yaparsam yapayım olmuyor.
* Her şeyi elime yüzüme bulaştırıyorum.
Kendimize uygun gördüğümüz bu yaftaların ne kadar tehlikeli olduğunu görüyor musunuz?
Nasıl tüm seçenekleri yok ettiğini…
Hadi, şimdi bir liste yap. kendinle ilgili tüm olumsuz inançlarını yaz.
Ve 1 hafta, sadece 1 hafta boyunca, bunları bir kutuya kilitle.
Bu konuda acımasız bir kararlılık göster.
Sonra neler hissettiğini; nelerin değiştiğini bana yaz.
II.
En iyileri modelleyin.
Her seferinde Amerika’yı yeniden keşfetmeye kalkmaya çalışmayın.
Hayat deneme-yanılmayla ilerlemek için çok kısa.
Yolu kısaltmak için modelle.
Ama süreç içinde kendi yorumunu da kat. Özgün ol.
Bu hafta, şunu yapar mısın?
Sana ilham veren birinin hayatını, kariyerini analiz et.
Bu tarihi bir şahsiyet de olabilir; çevrendeki herhangi birisi de…
Hayal ettiğin hayatı yaşayan bu kişinin, bunu nasıl başardığını anlamaya çalış.
Ve elde ettiğin verileri kendi hayatına makul dozlarda uygulamaya başla.
Yavaş ama kararlı bir şekilde o kişiyi modellemeye devam et.
Başarının en kestirme yolu modellemektir.
Süreç içinde, nasılsa, kendi yorumunuzu katarsınız; o kısmını şimdi düşünmeyin.
III.
Çocuğunuza tekniklerle yaklaşmayın.
Teknik çoğunlukla samimiyet içermez.
Samimiyet içermeyen teknikleri de çocuk farkeder ve savunmaya geçer.
Bu hafta, çocuklarınızla teknik içermeyen, sahici ve içten bir iletişim kurmayı deneyin.
Sonuçlara şaşıracaksınız.
2 ALINTI
I.
Warren Buffet ile Bill Gates’e bir arkadaş ortamında şu soru soruluyor:
Başarınızı tek bir kelimeye indirgeseydiniz, ne olurdu?
Cevap aynıdır: ‘Odaklanma.’
II.
'Sürekli yaptığımız şey neyse, biz oyuz. O halde, mükemmellik bir eylem değil, bir alışkanlıktır.' (Aristoteles)
1 KAVRAM
Pareto İlkesi
80/20 prensibi olarak da bilinen Pareto ilkesi Adını Italyan ekonomist Vilfredo Pareto’dan almaktadır.
Pareto bir gün bahçesinde çalışırken, bahçesindeki sebzelerin çoğunun az sayıdaki bitkiden geldiğini fark eder.
Bu ilgisini çeker ve aynı paternin hayatın başka alanlarında da olup olmadığını araştırmaya başlar.
Bulduğu sonuçlar ilginçtir.
Neredeyse her alanda benzer bir oran vardır.
Bu oranın yaklaşık 80/20 olduğunu fark eder.
Yani çıktıların yüzde 80’ini girdilerin yüzde 20’si sağlamaktadır.
Dünya üzerindeki kaynakların yüzde 80’i, dünya nüfusunun yüzde 20’si tarafından yönetilir.
İtalya’daki toprakların yüzde 80’i nüfusun yüzde 20’sinin elindedir.
Bu ilke üzerinde çalışmaya devam eder.
Ekonomide ve özellikle üretim süreçlerinde benzer yapının olduğunu keşfeder.
Bu yaklaşım literatüre Pareto ya da 80/20 ilkesi olarak geçer.
Peki, bu ilkeyi hayatımıza nasıl uygulayabiliriz?
Yazının devamı için...
https://www.omeruner.com/blogdetay/pareto-ilkesi
Yorumlar
Yorum Yaz