60 Parça Eşya ile Yaşanır mı?

Minimalist olmaya karar verdim.

Ve radikal bir başlangıç yapıyorum.

Sadece 60 parça kişisel eşya ile yaşayacağım.

Yüzlerce eşyadan 60’a inmek oldukça zorlayıcı olacak, ama kısa süre içinde alışacağımı düşünüyorum.

Çünkü azla yaşamak, insanın fıtratına uygundur, doğaldır.

Eşya listesini yazının sonunda bulabilirsiniz.

Neden böyle bir karar aldım?

En önemli iki kaynağımız zaman ve enerji.

İkisi de sınırlı.

Ve bu yüzden çok değerli.

Ancak hayatlarımızdaki kaos, bu kaynakları hoyratça israf etmemize neden oluyor.

maddi sahiplikler,

tüketim çılgınlığı,

toksik ilişkiler,

hayatımıza bir değer ve işlev katmayan her şey…

kelimenin tam anlamıyla kaynak israfıdır.

Can alıcı soru şu:

En önemli iki kaynağını, zamanını ve enerjini, ne için kullanacaksın?

İşte, tam bu noktada minimalizm devreye giriyor ve bu kaynak israfına bir çözüm getiriyor.

Peki, minimalizm nedir?

Öncelikle minimalizm bir araçtır.

Şu çok basit ve güçlü mantık üzerine inşa edilmiştir:

Hayatındaki fazlalıklardan kurtulursan, kaynaklarını senin için ‘daha önemli’ olana harcayabilirsin.

‘Daha önemli’ kısmını istediğin gibi doldur.

hayatının projesi,

hayatının anlamı,

değerlerin,

inançların,

nihai amacın,

ne ise ona daha fazla zaman, para ve enerji harcayabilirsin.

Minimalizm, bir ideoloji değil; araçtır.

Bu aracı nasıl kullanacağın ise sana bağlı.

Asıl amaç daha aza sahip olmak değildir; daha fazlasına yer açmaktır.

Daha fazla zaman, daha fazla tutku,

daha fazla deneyim, daha fazla gelişme,

daha fazla katkı, daha fazla memnuniyet,

daha fazla özgürlük.

Minimalizm, hafiflemektir.

Sadece fiziksel olarak değil. Her anlamda.

Dijital, finansal, zihinsel ve sosyal açıdan…

Daha azla, daha kaliteli ve anlamlı bir hayat yaşamaktır.

Hayatın merkezine değerleri koymaktır.

Hayat yolculuğunun dolambaçlarını; hayat yolcusunun yüklerini azaltmaktır.

‘Daha fazla’ takıntısı olmadan yaşayabilmektir.

Fazlalıklardan kurtulmak ve daha fazla huzur, neşe, mutluluk için yer açmaktır.

Daha az tüketip daha fazla üretmektir.

Niceliğe değil; niteliğe önem vermektir.

Gerçekten önemli olanı, hayatımıza anlam, değer ve neşe katan şeyleri hayatın merkezine almaktır.

Minimalizm size şunu hatırlatır:

maddi sahipliklere önem vermeden,

tüketim çılgınlığına kapılmadan,

gereksiz eşyalarla hayatını doldurmadan,

daha fazla borca girmeden,

toksik ilişkilerle hayatını alt üst etmeden,

çok daha anlamlı, mutlu ve üretken bir hayat yaşayabilirsiniz.

Hayatınıza değer katmayan her şeyi hayatınızdan çıkardığınız zaman;

hayatınıza değer katan şeyler ışıldamaya başlar; daha görünür hale gelirler.

Minimalizm, azaldıkça çoğalmanın adıdır.

Hayatın her alanında bir arınma yolculuğudur.

Önemli olanı belirle. Diğer her şeyi ele.

fiziksel minimalizm.
dijital minimalizm.
mental minimalizm.
sosyal minimalizm.
finansal minimalizm.

Minimalist hayatın faydaları:

Daha fazla kaynak.

Maddi sahipliklerden, fazlalıklardan, bir anlam ve işlevi olmayan her şeyden kurtulduğun zaman daha fazla kaynağa - zaman, enerji, para - sahip olursun ve bu kaynakları daha anlamlı bir hayat için kullanabilirsin.

Daha az harcama.

Minimalist hayat seni finansal özgürlüğüne ulaştıracaktır. Hayatındaki tüm finansal kara delikleri ortadan kaldırdığın zaman borçlarından kısa süre içinde kurtulabilir ve hatta yatırım yapmaya başlayabilirsin.

Daha stressiz bir hayat.

Minimalist bir hayatta stres çok daha azdır.

Daha fazla özgürlük.

Minimalist bir hayatın verdiği özgürlük hissini çok seveceksiniz.

Çevre için iyidir.

Ne kadar az tüketirsen çevreye o kadar az zarar vermiş olursun.

Daha üretken olursun.

Sahip olduğun şeyler, maruz kaldığın toksik ilişkiler, hayatındaki kaos, zamanını düşündüğünden çok daha fazla alıyor.

Az ama daha kaliteli.

Minimalist hayat tasarruf etmektir. Tasarruf ettiğin parayla daha az ama daha kaliteli şeylere sahip olabilirsin.

Daha az çalışabilirsin.

Hayatındaki fazlalıklardan, gereksiz harcamalardan kurtulduğun zaman daha fazla çalışmak senin için bir zorunluluk değil bir seçenek olacaktır. İstersen daha fazla çalışıp daha fazla da kazanabilirsin. İstemezsen tasarruf ettiğin zamanı, enerjiyi, parayı daha dingin, sakin ve anlamlı bir hayat yaşamak için kullanabilirsin.

Daha mutlu olursun.

Özenle seçip hayatına dahil ettiğin her eşya, her aktivite ve her ilişki seni mutlu eder.

Sevdiğin şeyleri yapabilirsin.

Tasarruf edeceğin zaman ve parayı sevdiğin projelere, aktivitelere harcayabilirsin.

Yamaç paraşütü mü yapmak istiyorsun, ahşap boyama dersleri mi almak istiyorsun, kendini ilim irfana mı adamak istiyorsun, sosyal projelerde mi yer almak istiyorsun, gezmek mi istiyorsun… Yap gitsin. Artık, yeterli zamanın ve paran var.

Eşya sana değil sen eşyaya sahip olursun.

Ne kadar çok eşyaya sahip olursan, o kadar çok eşya sana sahip olur. Zamanını, paranı, enerjini alır. Hayatında yer işgal eder.

Çok daha estetik bir hayatın olur.

Evin, iş yerin, araban… Tüm ortamların daha güzel görünür.

Sadelik estetiktir.

Geçmişin prangalarından kurtulursun.

Eşyalar, özellikle duygusal anlam yüklenen eşyalar, seni geçmişe bağlar.

Eşyalar değil hatıralardır değeri olan.

Hatıralar hayatın süsü; eşyalar yüküdür.

Dinlenmek için daha fazla zamanın olur.

Mesele biraz da sağlıksa, dinlenmek hayati önem taşır. Daha fazla çalışmak zorunluluk değil; opsiyonel olursa dinlenmek gibi bir konfora sahip olabilirsin.

Aradığını daha kolay bulursun.

Sadece eşya olarak düşünmeyin.

Hayatınızın her alanında sadeleşirseniz aradığınızı daha kolay bulursunuz.

Daha küçük evlerde daha geniş hayatlar sürebilirsin.

Eşyan az ise, yani olması gerektiği kadar ise, çok büyük evlere ihtiyacın olmayacaktır.

Daha mobil bir hayat sürebilirsin.

Hafiflersin. Daha pratik bir hayatın olur. Daha çok seyahat edebilirsin.

Daha sağlıklı bir hayat sürebilirsin.

Sağlığına daha özen gösterebilirsin. Minimalizm, beslenmede de sadeleşmeyi teşvik eder. Az ama kaliteli beslenirsin.

Kanaat sahibi olursun.

Daha hoşnut ve dingin bir hayatın olur. Anı yaşarsın. Anda kalırsın. Anın değerini bilirsin.

Yavaşlarsın. Hayatın tadını çıkarmaya başlarsın.

Başka hayatlara katkı verebilirsin. Minimalizmin belki de en önemli getirisi budur.

Kendi hayatındaki düğümleri çözer; dolambaçları azaltırsan başka hayatlara katkı sağlamak için zamanın, paran ve enerjin olacaktır.

60 parça eşya ile yaşamak...

Minimalizm denilince akla ilk olarak fiziksel minimalizmin gelmesi doğaldır.

Çünkü eşyalar tarafından işgal edilmiş hayatlar yaşıyoruz.

Minimalizm serüvenine burdan başlamak doğaldır.

Bir anda radikal değişiklikler yapmak yerine kademeli olarak gereksiz eşyalardan kurtulmak önemli.

Bunun için bazı yaygın uygulamalar var.

30 gün minimalizm oyunu gibi.

gün 1 eşyadan kurtuluyorsunuz.
gün 2 eşyadan…
gün 3 eşyadan…

Bu şekilde 30 güne kadar gidiyorsunuz.

Ancak ben radikal bir başlangıç yapıyorum.

Toplamda 60 parça kişisel eşya ile yaşamaya karar verdim.

Diğer her şeyi, niteliklerine göre…

hibe ediyorum.
satıyorum.
çöpe atıyorum.

Bunlara ailenin ortak kullanımı için olan eşyalar ve kitaplarım dahil değil.

Kitaplarda minimalizme şu an için gönlüm el vermiyor.

Bu ara Antalya’da yaşıyorum.

Burada havalar ısınmaya başladığı için kışlık eşyaları bu listeye dahil etmedim.

Onlar zaten kaldırılacaklar. 7-8 ay ortalıkta olmayacaklar.

Kışın da yazlıklar kaldırılacağı için sayı muhtemelen değişmeyecek.

Bu listede şahsi kullanımım için olan eşyalar var ve toplam 60 parça.

Çoraplar, kemerler vs hepsi ayrı ayrı sayıya dahil edildi.

Eğer yeni bir eşya almam gerekirse listeden bir eşyayı çıkarmam gerekecek.

Yani 1 içeri 1 dışarı.

Azalma sürecinde kendime hep şu soruyu sordum:

Bu eşya, bu aktivite, bu ilişki bana bir değer katıyor mu?

Cevap hayırsa, hayatımdan çıkarıyorum.

Bu kadar net. Bazen zor kararlar vermek gerekebiliyor. Ama inanın, buna değiyor.

—

Eşya Listesi

laptop ve şarj aleti
telefon ve şarj aleti
laptop çantası
gömlek x2
pantolon x3
eşofman
pijama x2
tişört x7
şort x7
güneş gözlüğü
çorap x5
ayakkabı x2
terlik x2
underwear x12
kemer x2
parfüm
deodorant
diş fırçası
tıraş makinası seti
termos bardak
kişisel eşya x6

Toplam: 60 parça.